Geçmişte markaların birçok insana ulaşması çok zorken, günümüzde birçok kitleye ulaşmak oldukça kolay. 'Dünya senin', 'Tüm fırsatlar açık', 'Her şeyi yapabilir veya her yere gidebilirsin' gibi ifadeler artık her zamankinden daha doğru.
Bir şey dünyanın farklı pazarlarına ulaşmak, bir şey de özellikle yabancı bir dil kullanan belirli bir pazarla bağlantı kurmak.
Araştırmalar, çevrimiçi alışveriş yapanların yaklaşık %40'ının kendi dillerini kullanmayan bir web sitesinde bulunan bir ürünü satın almayacağını sıklıkla ortaya koymaktadır. Uygun dil kullanılmadan böyle bir pazarda ürün satmaya kalkarsanız neler kaçıracağınızı hayal edin.
'Yerelleştirme' kelimesini duyduğunuzda, çeviri hakkında düşünmeye başlamış olabilirsiniz. Ancak, yerelleştirme yalnızca çeviriden daha fazlasıdır. Özellikle, web sitenizin her kullanıcısı için geçmişlerini ve yerelliklerini göz önünde bulundurarak özel bir kullanıcı deneyimi yaratmak ve inşa etmek anlamına gelir.
İşte bu nedenle bu yazıda, doğru web sitesi yerelleştirmesini gerçekleştirmenize yardımcı olacak on (10) en iyi uygulamayı tartışacağız.
1. Hedef pazarınız hakkında kapsamlı bir araştırma yapın: "Müşteriler her zaman haklıdır, haksız olsalar bile" denir. Bunun nedeni, ne istediklerini bilmeleri ve kendi bakış açılarından bakarak yaptıkları seçimler konusunda haklı olmalarıdır.
Varsayım eğiliminin özellikle farkında olmanız gereken bir şey var. Markalar kararlarını yalnızca varsayımlara dayandırırsa, feci şekilde başarısız olmak kolaydır. Yaşam tarzı ve ilgi alanlarında belirgin farklılıklar olan yeni lokasyonlar ve kültürlerle yeni pazarlara girdiğinizde varsayımda bulunmak daha da kötüdür.
Bu yüzden, kendinizi kapsamlı bir araştırmaya kaptırın ve hedef pazar hakkında yeterli bilgi toplayın. Onlara sunmayı planladığınız şeyin, onların istediği değil, ihtiyaç duyduğu şey olduğundan emin olun. İhtiyaçlarının ne olduğunu öğrendikten sonra, araştırmanız gereken bir sonraki şey, o pazardaki potansiyel rakiplerinizdir. Bununla birlikte, o alanda hangi stratejilerin işe yaradığını ve pazara hakim olmak için hangi stratejinin kullanılmasının en iyi olduğunu fark edebileceksiniz.
2. Çoklu dil SEO: Ürün kullanıcılarınızın kim olduğunu bilin. Onları tanımak yerelleştirmeyi kolaylaştıracaktır. Hedef kitlenizin kalbine ancak kim olduklarını, hangi ürünleri seçtiklerini, mesajları nasıl aldıklarını ve hangi pazarlama stratejisine kanmaya meyilli olduklarını analiz ederek niyetlerini anlayabildiğinizde ulaşabilirsiniz.
SEO'nun devreye girdiği yer burasıdır. Yani web arama sonuçları aracılığıyla web sitenizde doğal olarak trafik oluşturmaktır. Web siteniz için böyle bir trafik elde etmek için, çevrilmiş web sitenizin hedeflenen konumdaki alışveriş yapanların arama olasılığı olan şeyle uyumlu olması önemlidir. Burada biraz daha dikkatli olmanız gerekir çünkü hedef A için belirli bir anahtar kelime, aynı üründen bahsediyor olsanız da olmasanız da hedef B için doğru anahtar kelime olmayabilir.
Yerelleştirilmiş bir SEO ile web siteniz yeni pazarda öne çıkacaktır. Ancak, düzgün bir şekilde yapılmadığında, doğru yerel anahtar kelimeleri kullandıkları için görünen sonuçlar listesinde hiçbir yerde bulunamayacağınıza şaşırmayın.
3. Kültürel Farklılıklara Uygun Şekilde Uyum Sağlayın: Yeni pazar yerinde başarılı olmak istiyorsanız, kültürel olarak bilgili ve kültürel olarak hassas olmalısınız. Bunlar olmadan, doğru web sitesi yerelleştirmesine bile sahip olamazsınız. Kültürel farklılıkların farkında olduğunuzda, web sitenizde kullanıcılarınız tarafından saldırgan veya utanç verici olarak nitelendirilecek şeyler olmaz.
Bu bir şekilde komik olabilir çünkü bu konumda uygun olan şey o konumda uygunsuz olabilir. Garipliği önlemek için, web sitenizde bulunabilen tüm kültürel referansları tekrar tekrar kontrol etmek ve hedeflediğiniz pazar için doğru olduklarından emin olmak en iyisi olacaktır.
Hedef pazarın o bölgesinden profesyonel insan çevirmenleri davet edip çevrilenleri incelemek akıllıca olabilir. Bu tür çevirmenler, yerel pazar için uygun olan veya olmayan içerikleri hızla tespit edip belirleme yeteneğine sahiptir.
4. Kullanıcılara diller arasında geçiş yapma seçeneği sunun: İnsanların çoğu, İngilizce'ye iyi derecede hakim olsalar da, yine de yerel dillerinde selamlaşmayı tercih ederler. Kullanıcılar bir dilden diğerine geçiş yapma seçeneğine sahip olduğunda, web sitenizdeki gezinme deneyimlerinden keyif alma eğilimindedirler.
Çeviri, yerelleştirmenin tamamı olmasa da, web sitesi yerelleştirmesinin en iyi biçimine ulaşmaya çalışırken büyük rol oynar.
5. Çok dilli marka varlıkları oluşturun: Web siteleriniz tek varlığınız olmamalıdır. Web siteniz etkileşimli ve ilgi çekici olmalı, böylece ziyaretçiler keyifli ve ilgi çekici zaman geçirebilirler. Ziyaretçilerin web sitenizde etkileşim kurabilecekleri birkaç şey olmalıdır. Aklınızdaki çeşitli konumların her biri için tonlar, sesler ve stil kılavuzları oluşturmak büyüleyici olacaktır. Raporlar, e-kitaplar, proje makaleleri vb. gibi tüm indirilebilir içeriklerin iyi çevrildiğinden emin olun.
Bu, yeni bir pazar konumuna girdiğinizde her zaman markanızı sıfırdan yaratmanız gerektiği anlamına gelmez. Bunu yapmak yerine, hedeflenen konumu göz önünde bulundurarak içerikleri parça parça oluşturmak en iyisidir, çünkü bu şekilde markanızın dünya çapında tutarlılığını korumasını sağlarız.
6. Bir web sitesi çeviri aracından yararlanın: Web sitesi yerelleştirme sürecinizi karmaşıklaştırmak yerine, yalnızca temel konuları mümkün olan en iyi şekilde, tercih edilen dilde ve ilgilenilen yerin biçiminde ele almanız gerekir.
Oradan, yalnızca web sitesi çevirisi amacıyla özel olarak tasarlanmış web sitesi çeviri aracıyla işleri standartlaştırabilirsiniz. Bu araçları kullandığınızda, web sitesi çeviri sürecinizi basitleştirmenize ve süreci otomatikleştirmenize yardımcı olacaktır.
7. Web sitenizin medyasını yerelleştirin: Web sitenizdeki kelimelerin çevirilerinin dışında, dikkat edilmesi gereken şeyler vardır. Web sayfanızdaki görseller, videolar, infografikler ve grafikler yerelleştirilmelidir. Web sitenizin bu medya bileşenleri ziyaretçilerin ilişki kurabileceği bir biçimde mevcutsa, markanız üzerinde daha iyi bir etki yaratacaktır. Web sitesi medyasının yeni pazarların ihtiyaçları ve diliyle uyumlu ve uyarlanmış olduğundan emin olun. Bu, markanıza yeni alıcılar çekecektir.
8. Yerelleştirme yaparken web sitenizin tasarımını aklınızda bulundurun: çevrilen içerikleriniz safsa ve kaynak materyalin kelimesi kelimesine bir sunumuysa iyi ve güzel olacaktır. Ancak, bu her zaman en iyi yaklaşım değildir. Bunun nedeni, karşılık gelen dildeki cümlelerin ve paragrafların asla aynı uzunlukta olmayacak olması ve bunun sonunda metinlerin ve diğer web sitesi içeriklerinin her bir dilde nasıl görüneceğini etkileyecek olmasıdır.
Çeviri sırasında diğer dillere olabilecek her türlü değişikliğe uyum sağlayabilen duyarlı web sayfaları oluşturun. Önemlisi, kesilme kurbanı olma eğiliminde oldukları için harekete geçirici mesaj olan düğmelere dikkat edin.
9. Yerel dildeki farklılıkları göz önünde bulundurun: Çeviri yaparken yalnızca kelimeleri doğru çevirmeye odaklanmamalı, aynı zamanda tarih ve saat biçimleri gibi yerel uygulamalara da aşina olmalısınız.
Örneğin, Amerikalılar ve İngilizler her ikisi de İngilizce konuşur. Yine de, her birinin tarihleri yazma biçimi farklıdır. İngiliz biçiminde önce gün, ardından ay gelir. Bu, günden önce ay olan Amerikan stilinde geçerli değildir.
Bu gibi küçük şeyler, ziyaretçilerinizin web sitenizde gezinirken kendilerini rahat hissetmelerini sağlayacağından büyük fark yaratabilir.
10. Sürekli test edin: Yerelleştirmeyi doğru yapmak zaman alır. Özellikle daha önceden pek aşina olmadığınız alanlarda yeni pazarlarda çalışıyorsanız. Yapmaya devam etmeniz gereken şey test etmektir. Test edin, test edin ve tekrar tekrar test edin. Test etmek, ayarlamalar gerektiren alanları fark etmenize yardımcı olur ve ardından bunları buna göre ayarlayabilirsiniz. Bunu yaptığınızda, ziyaretçiler web sitenizde keyifli bir deneyime tanıklık edeceklerdir.
Dikkatli olun ve yeni pazar yerinizdeki hedef kitleye hangi ürünlerinizin daha çekici geldiğini takip edin, yeni kelimelerle testler yapın ve sonuçlarınızı tutarlı bir şekilde değerlendirin.
Yeni pazarınıza başarılı bir şekilde ulaşabilirsiniz. Eskiden olduğu gibi, artık kara sınırlarının sorunlarıyla uğraşmanıza gerek yok çünkü internetin gelişiyle farklı konumlardan farklı geçmişlere sahip farklı insanları potansiyel müşterilere dönüştürebilirsiniz.
Anahtarın doğru yerelleştirme süreci olduğunu unutmayın. Her şey web içeriklerinizi çevirmekle ilgili değildir, ancak web sitenizin ziyaretçileri için benzersiz ve keyifli bir deneyim yaratmakla ilgilidir.
Bu makalede bahsi geçen web sitesi yerelleştirme uygulamalarını uygulamaya başlayın, böylece yeni kitlenizi tanımanıza ve markanızdan ne bekleyeceklerini anlamanıza yardımcı olun. Bu makalede ele alınan her şeyi uyguladığınızda, dünyadaki konumlarına bakılmaksızın herkes için güzel ve harika bir gezinme ve alışveriş deneyimi yaratabileceksiniz.
ConveyThis ile web sitesi yerelleştirme projenizi nasıl hızlandırabileceğinizi öğrenebileceksiniz.
Çeviri, sadece dilleri bilmenin çok ötesinde, karmaşık bir süreçtir.
İpuçlarımızı takip ederek ve ConveyThis öğesini kullanarak, çevrilen sayfalarınız hedef kitlenizde yankı uyandıracak ve hedef dilde ana dil gibi hissettirecektir.
Çaba gerektirse de sonuç ödüllendiricidir. Bir web sitesini çeviriyorsanız, ConveyThis otomatik makine çevirisiyle size saatler kazandırabilir.
ConveyThis'yı 7 gün boyunca ücretsiz deneyin!